12 Temmuz 2011

u_mutsuzluk

28.06.2011 roma, italya
küfürler savuruyorsundur şimdi sen. haksız da değilsin. krallığının yıkılmış olması ihtimal dahilinde. beyazlar giymiş gelinin aksine karalar bağlamışsındır şimdi. beyaz balonlara bakıp, siyah balonlar salmışsındır gökyüzüne. beyazdan bahsetmişken, dikkat edebildin mi, gelin siyah! peki neden gelinlik beyaz? siyah insanlar bile beyaz gelinlik giyerler. kendini kötü hissetmesi için gelinin, son kozun bu muydu? elinden geleni ardında koymadın değil mi? yoksa ne mutsuzluğun ne de umutsuzluğun zerre parçası yoktu bu fotoğrafta. korkulur senden. daha mutlu olamazlardı şimdi, mutluluğun fotoğrafını çekmişken o, illa burnunu sokacaksın kareye. çok fazla kavga etmeyelim seninle. siyah, mavi ve beyaz çok yakışmışlar birbirlerine. mutluluklarını dile defol git buradan. zaten tüm dünya bulanık, sade onlar net. bu netlik de yetmedi mi mutluluğa ve umuda?

6 Temmuz 2011

modern adımlarla

25.05.2011 paris, fransa
“en son ne zaman yüzdü plastik ördeğin,
köpüklerin içinde kendini görünmez sanırken?
benim kurşun askerim yaralı pencere önünde,
oynamayı bıraktı pilli robotlara yenilince.”

ihtişamına tapmaktan başka çaren kalmaz bazen. saygı duyarsın ona ve onu yapana. camdan kuleler inşa ederler. şeffaflık, bir müzikaldir onlar için; sahneye çıkıp oynanması gereken, tüm gerçekçiliği ile izleyeni büyülemesi beklenen, abartı yanları ise gösteri dünyasının şaşaalı havasının ardına saklanıp, takdir edilesi bulunmaya zorlanan.

“en son ne zaman taç yaptın çiçeklerden,
patikalarda dolanır kendini prenses sanırken?
güzel dudaklarına gülüşler zımbala,
ben kalbimin üstüne bir çiçek dikerim.”

iç içe geçmiş sanallığın yansımaymış gibi gözlerimizi boyamasına da mı ses çıkarmayalım? ya şeffaflığınızın yegane simgesi camın hemen ardındaki tahtalar? gözlerimizi mi yumalım? ışığı kandırıp koynuna alan mavi tonunu kalleşçe kullanmanıza da ses çıkarmayız. uslu insanlar olmalıyız.
“sonra da dans edelim,
modern adımlarla.”

alıntı kaynakları: Redd, Modern Adımlarla, 21, 2009 http://bit.ly/iJAiqq