25.11.2011 istanbul, türkiye |
… sonra kapattı gözlerini gerçekliğe. sanıyordu ki uyuduğunda hiç kimse onu göremeyecekti; kimse onun varlığından haberdar olamayacaktı. kendi var oluşunu reddetmekti bu. insan benliğini reddedince herkes onu unuttu sanır. sanılarına güvenmekle hata etmez kişi çoğu zaman zira bu, hayatta kalabilmek için kaçılacak son mağaradır.
sen kendini kendinden
silince, başkalarının hafızalarından da mı siliniyorsun sandın, ha? uyuduğunda
ya da dersini verir gibi sahtekarlığın, sadece gözlerini kapatıp uyuyormuş gibi
yaptığında, aklına gelivermez bir türlü devekuşu hikayesi, ah! ünlemlerini
saklamadın sen hiç kimseden, neden? soru işaretlerinle mi anlattın rüyalarını,
sahte rüyalarını, inanmadığımız rüyalarını, aslında görmediğin rüyalarını,
gözlerini kapatıp hayal ettiklerini? senin rüyaların hayallerinle karışmış
olmasın kız?
seninle konuşmak işlevsiz, uyuyorsun sen. ben biliyorum senin
ne olduğunu. ben mi? senin rüyamda gördüm diye anlattığın hayallerinim.
ışığını, karanlığını, kapattığı gözlerini, kanatlarını,
şarkısını, gölgelerini, böceğini aldı ve saklandı işte. inanmak üzereyim uyuduğuna
kız! ikna oldum aslı olmayan rüyalarına. beni sorma sen artık, yaşa işte,
inandım ben sana.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder